Marmara’ya üç deprem istasyonu

İstanbul Teknik Üniversitesi(İTÜ) öğretim üyeleri Prof. Dr. Naci Görür ile Prof. Dr. Namık Çağatay, olası İstanbul depremini önceden tahmin etmeye yönelik projelerini hayata geçirmek için destek arıyor.

01 Ağustos 2011, AHDER- İTÜ öğretim üyeleri Prof. Naci Görür ile Prof. Namık Çağatay, olası İstanbul depremini önceden tahmin için hazırladıkları projeyi, 5 Ağustos’ta Devlet Planlama Teşkilatı’na(DPT) sunacaklar. Proje, Marmara’nın dibinde 3 kritik noktaya uyan istasyon yerleştirilmesini ve faydaki hareketliliğin izlenmesini öngörüyor. İstasyonların kurulması ve 5 yıllık işletmesi için 10 milyon euro’luk maliyet hesaplanıyor.
Projeye göre, kurulacak istasyonlar cihazlara güç ve veri iletişimi sağlayacak deniz tabanına gömülecek özel bir kablo ile kıyı istasyonlarına bağlanacak. İstasyonlarda fayın ve akışkan çıkışlarının konumuna göre sistemli bir şekilde sismometre, kuvvetli hareket ivme ölçer, piezometre (gözenek suyu basıncı ölçer cihazı), gaz kabarcık ölçer (BOB), CTD, basınç ve akıntı ölçer ile oksijen ve metan sensörleri yerleştirilecek.

İstasyonların işletme giderleri de dahil beş yıllık maliyetinin 10 milyon Euro olacağının hesaplandığını dile getiren Prof. Çağatay, “Orta Sırt ve Batı Sırttaki istasyonların tüm cihazları ve bunların deniz tabanına yerleştirilmesi FRANSA EMSO konsorsiyumu tarafından sağlanacak. Veriler, Kandilli Rasathanesi deniz istasyonu, kara sismolojisi ve TÜBİTAK-MAM radon istasyon verileri de kullanılarak modellenecek, yorumlanacak ve sonuçları ilgili kurumlarla paylaşılacak” diye konuştu.

Prof. Dr. Görür de, “Eğer Marmara’da bu istasyonları kurabilirsek gelecekte depremleri önceden kestirebilmek ve önlem almak daha kolay hale gelebilecek. Çünkü büyük depremler doğada yaptıkları bazı değişikliklerle çok önceden haber veriyorlar. Bu nedenle DPT’nin bu projemizi kabul edip bize gerekli kaynağı sağlayacağına inanıyoruz” dedi.

Proje kapsamında Marmara Denizi’nin tabanındaki 3 kritik noktaya ölçüm istasyonları kurmayı hedeflediklerini belirten Prof. Dr. Namık Çağatay, “Bu noktalardan ilki 1999 depremi kırığının son bulduğu İzmit Körfezi girişi.(Gebze açıkları) İkinci nokta; 1766’dan beri kırılmamış ve gelecek Marmara Depreminde kırılma olasılığı yüksek olan Orta Sırt(Çekmece-Silivri) segmenti. Son nokta da mikrosismik etkinliğin ve sismojenik zondan geldiği belirlenen akışkan (su, hidrokarbon gaz ve petrol) çıkışlarının çok yoğun olduğu Batı Sırtı (Marmara Adası kuzeyi).