Dünya’nın gözü Van Gölü’ndeki araştırmada

Türkiye, Amerika ve Avrupa’nın çeşitli ülkelerinden 36 bilim adamı Van Gölü derinliklerinde iklim değişikliği, volkanik aktivite ve depremlerin geçmişi hakkında araştırma yapıyor.

Türkiye’den Van Yüzüncü Yıl ve İstanbul üniversiteleri, Avrupa’dan ise, İsviçre’nin EAVVAG ve Almanya’nın Bonn üniversitelerinin işbirliği ile  iklim değişikliği, volkanik aktivite ve depremlerin geçmişi hakkında bilgi edinme amacıyla Van  gölünün tabanında dört derin lokasyondan 250 metre uzunluğuna varan sondaj yapılması planlanıyor.

Yapılan araştırma hakkında bilgi veren Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Antropoloji Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mustafa Karabıyıkoğlu, projenin bilimsel araştırmaları destekleyen kuruluş tarafından maddi kaynağının oluşturulduğunu belirtti ve ekledi  “Van Gölü’nde yaşama geçirilmek üzere gündeme geldiğini anlatarak “Mevsim değişikliği ve küresel ısınma çok büyük boyutlarıyla tüm dünyada görülmeye başlandı. Kendi ülkemizde de bildiğiniz gibi havaların ısınması yanı sıra aşırı yağışlar nedeniyle yaşanan  sel olayları, zaman zaman karşılaşılan kuraklıklar bu olayın artık günümüzde birebir insanlığı tehdit eder boyutlara geldiğini gördü”.

Yrd. Doç. Dr. Mustafa Karabıyıkoğlu, ekibin akademik yapısının 36 bilim adamından oluştuğunu belirterek, bunlardan 6’sının Türkiye’deki İstanbul Teknik ile Van Yüzüncü Yıl üniversitelerinden, diğerleri ise ağırlıklı olarak Avrupa ve Amerika’dan katkı koyan bilim adamları olduğunu söyledi. Almanya ve İsviçre’nin ise bu işe hem maddi katkı koyduğunu, hem de bilimsel desteğinin alt yapısını oluşturduğunu belirten Karabıyıkoğlu;
Gölün tabanından alınan verilerinin irdelenmesi en az 5 yıllık bir süreci kapsayacaktır. Sondajlar alınıp Bremen’deki laboratuara yerleştirildikten sonra konuyla ilgili çok farklı alanlarda çalışan bilim adamlan bu karokları incelemeye ve sonuçlarını bire bir yayın haline getirmeye başlayacaklar” diye ifade etti.

Bilim dünyası çalışmanın sonuçlarını dört gözle bekliyor

Yrd.Doç.Dr. Mustafa Karabıyıkoğlu, bu projenin aslında kendileri açısından Türkiye gerçeğinde düş diye tanımlayacakları bir proje olduğunu, çünkü oluşturulması çok uzun zaman aldığını ifade etti. Karabıyıkoğlu “Bizim gibi bu tür gölsel alanların çalıştırılmasını isteyen başka ülkeler de var. Ama büyük olasılıkla bizden sonra sırada zannedersem Rusya, İsrail ve Arjantin bu konuda kendileri kendi göllerinin çalışılmasına yönelik girişimleri var. Sonuçta hangilerinin alabileceklerini bilmiyorum ama, gölsel alanları çalışan bilim dünyası şu anda Van’da olan biteni ve sonuçlarını dört gözle bekliyor ve pek çok kişide bu proje içinde görev almayı da istiyor. Bu projenin sonucunda,Van Gölü şu anda dünyanın bilim adamları arasında bilinen birkaç en önemli göllerinden birisi konumunda. Soda gölü olması sebebiyle. Ama bu proje sonucunda eminim bu gölde pek çok proje yapmak isteyen bilim adamları olacak bundan sonrası da” şeklinde konuştu.

Volkanizma ve depremle ilgili veriler de elde edilecek

Proje Koordinatörü Prof. Dr. Thomas Litt ise özet olarak yapılan çalışmaları “Van Gölünü seçmemizin nedeni öncelikle göl derin ve dünyadaki önemli soda göllerinden bir tanesi. Çevresinde volkanizma var. Göl tabanındaki çökerler bize son 500 bin yıla ilişkin palioy ildkrıini ayrıntılı olarak öğrenmemize yarar sağlayacak verileri içeriyor. Aynı zamanda bu çökerler içerisinde volkanik faaliyetinde zaman içerisinde anlayabilecek verileri veriyor.
Bunların ötesinde bu bölge depremler açısından da ilginç bir alan olduğu için depremler hakkında da bilgi elde etme olanağını sağlıyor. Bu nedenlerle Van Gölü bizim temel araştırma alanımız olarak seçilmiş bulunuyor” diye değerlendirdi.

Hiçbir şekilde kurumaması nedeniyle tabanında biriken çamur tabakası ve derinliğiyle 500 bin yıllık iklim değişimini ortaya koyacak olan Van Gölü sondaj çalışmasından elde edilecek verilerle  gelecekte meydana gelebilecek olan iklim değişiklikleriyle ilgili veriler elde edilmesi hedefleniyor.